Rek.+ Hayvan barınak

Yasaklı Site

12 Aralık 2014 Cuma

Kibritçi Kız Masal


MASALLAR DİYARINDA BİR KİBRİTÇİ KIZ

Buz  gibi   soğuk  bir  yılbaşı  gecesiydi. Sahiden  de  Dondurucu   kavurucu  bir soğuk vardı.
İnsanın  iliklerine  kadar  Üşüdüğü  gecelerden  biriydi.  Yoldan geçenler  paltolarının  yakasını  kaldırmışlar,  atkılarına bürünmüşler, hızlı  hızlı  yürüyorlardı.  Kimi  evine geç kalmış, acele  ediyor,  kimi  bir  eğlence  yerine  gidiyordu Herkesin gidecek ve ısınacak  bir yeri   vardı  aslında. 

Çocuklar annelerinin  babalarının yanında  koşturuyorlar, fırsat  buldukça  birbirlerine

kartopu  atıyorlardı.  Gecenin  zevkini  en çok  onlar  çıkarıyorlardı.   Kahkahalarla  gülüyorlar
sevinçle  haykırıyorlardı.  Yalnız  bir  çocuk  vardı ki,  gelip  geçenler, onun farkında değillerdi
ufak bir çocuk  mini minnacık   bir  kız  çocuğu.  Başı  açık,  elbisesi  yama içinde,  yoksul bir
kızcağız  Bir  kapının  önüne büzülmüş,  çıplak   ayaklarını  altına  almıştı soğuktan  morarmış
tir, titriyordu.  
Üzerine  oturduğu  taş  basamakta  buz  gibiydi.  Sanki gecenin  bütün soğuğunu  iliklerinde hissediyordu,  sanki donmuş  buz parçası  kesilmişti.
Geniş bir mukavva kutunun  içine  sıralanmış  kibrit  kutularına  bakarken  gözleri  yaşarıyordu. Evet, bu bir kızdı ogün  bir tek   kutu  kibrit  bile  satamamıştı. Satsa, bir kaç  kuruş  para kazansa, kalkıp  evine  gider,  annesiyle  birlikte  hiç  olmazsa   bir  kase  sıcak  çorba içerdi.

Gidemiyordu,  çünkü  o gün  hiç  kibrit satamadığını annesine  söyleyemezdi.

Soğuktan  üzüntüsünden  titreyen kısık, incecik  sesiyle  kibrit var, kibrit  diye  bağırıyordu.
Sokaktan  geçenlerin  hiçbiri  başını çevirip  bakmıyordu  Herkes  o kadar kendi derdindeydi
bizim  kızı  gören  bile  olmuyordu. 

Ayakları  o  kadar  üşüyordu ki, şimdi  ayaklarında  terlikleri  olsaydı!  Biraz önce  sokak dolaşırken, hızla  geçen bir arabanın önünden  kaçmış, kaçarken  terlikleri ayağın dan

fırlamıştı.   Karşı  kaldırıma  geçtikten  sonra,  dönüp  bakmıştı  ama yaramaz bir çocuk 
terliklerini  alıp  kaçmıştı  işte, neden almıştı ki   terliklerini  neden.  



Kapının girintisine  sığınmış, oracığa  kıvrılıp oturmuştu, parmakları  donmuş,  sızlamaya başlamıştı.   Kızcağız  bu acıya  dayanamadı,  kutulardan  birini açıp  bir  kibrit  çıkardı  parmakları uyuşmuştu  kibrit çöpünü  elinde  güçlükle  tutuyor eli titreye,  titreye  çöpü  duvara  sürttü kibrit birden  alev aldı  tatlı,  yumuşacık, küçük bir alev.  

 Kibritçi  kız  kibriti  bir  elinden  öbür  eline  geçirerek  parmaklarını  ısıttı. İçi  de  ısınmıştı   sanki gürül  gürül  yanan  bir  ocağın  karşısındaydı,  gözleri  aleve dikildi 
ve  sanki  ayaktayken  rüya görmeye  başladı.   Kocaman  bir  oda  vardı ve o sıcacık  odanın içinde  yanan  şöminenin   karşısında  oturuyordu.  Arkasında  kalın  bir  yünlü  hırka, ayaklarında  kürklü  terlikler  vardı. Isındı  iliklerine  kadar  sıcacık  olmuştu  sanki.  
O sırada  kibrit Sönüverdi  Kızcağızın  parmakları  yeniden donmaya, sızlamaya  başlamıştı.

Kibritçi   kız  bir  kibrit  daha yaktı.  Bu  sırada soğuk   bir rüzgar  esti. aleve bakarken, karşısındaki  duvar sanki eridi,  birden açıldı, içerisi  göründü. 
içeride  geniş  bir  oda  vardı.  kar  gibi bembeyaz  örtünün  serili  olduğu  bir masanın üzerine  tabak, tabak, yiyecekler  vardı. Sofrada  gümüş  şamdanlar yanıyor,  odayı  gündüz  gibi   aydınlatıyordu.  Kibritçi  kızın  gözleri  sofranın  ortasında büyük  bir tabağa  konulmuş  nar gibi  kıpkırmızı  kaz  kızartmasına  dikilmişti

Ağzı  sulandı  elini  oraya  doğru  uzattı  kibrit yana, yana  sonuna  gelmişti. parmağını

yakıyordu. Kızcağız  çöpü  yere  atıverdi. Atmasıyla birlikte,  yılbaşı sofrası  silini verdi.
Gözlerinin  önüne  taş  duvar  yeniden dikildi.  Kibritleri  bitiyordu ama  o ısınmak  için  bir  tane daha  yaktı.   Bir  yaz gecesine gitti aniden  Altındaki  toprak  gündüz  güneşten  ısınmış,  fırın  gibi yanıyordu  ve  kız  iliklerine kadar  ısındığını  hissediyordu.

Çocukluğumun ilk yılların da  okuduğum  Masal  benim en güzel  masallarım dan biriydi ve
Okuduğum  zaman  beni  dinlendiriyor  bu  masalı  Sobanın önünde  oturak  okurdum.
Mini  minnacık  kibritçi   masalını  Okuyunca  hak  vereceksiniz  ve Çocukların .
dünyasın  da  bir  masal   Hayatın da  olup  bitenleri  anlatan   masal  diyarı.


Konuk  yazar  Zerrin.ce 




Bizi Takip Edin

Share

Hiç yorum yok: